3.02.2009

karartma

içimde bir sancı var. her an kendini hissettiriyor. günün tüm seslerine kulak tıkayan ben, onu duymazdan gelemiyorum. bilmediğim bir dilde rahatsız ediyor. sürekli ama sürekli mors alfebesine benzer seslerle beynimi kemiriyor. midem yanıyor. ellerim titriyor. görüşüm bulanıklaşıyor. başımda inanılmaz bir ağrı. yüreğim çırpınıp duruyor, yerinden ha çıktı ha çıkacak.

sabahtan beri hergün oturduğum masadayım. gelen , giden, arayan, elemanlar, patron herkes aynı. ben şuursuzca, otomatiğe bağlamışcasına girilen kodları eksiksiz ve hergün olduğu gibi uyguluyorum. telefondaki sesi tanıyor kimliğiyle hitap ederek siparişi alıyor faturasını kesiyor, sevkiyata yönlendiriyorum. diğer yanda tahsilatı takip ederek ezbere numaralar çevirip insanlarla gereksiz tartışmalara giriyorum. günlük ödemeler, bankalar, aylık programlar ve daha bir sürü şey. herkesle ezbere muhabbetler. şaşırma yetimi benden alan gündem haberleri. huzursuz, ruhsuz, herşeyden şikayet eden insanlar topluluğuna dönüştü çevrem.

hergün bir diğerinin aynı. ama sancı giderek azıyor. sesim azalıyor, yüzüm buruşuyor, ellerim küçülüyor. ayaklarım taşımıyor. ben azar azar yitiyorum. isyan, beynimde doğum sancısı çeken ölüm.